|
||
BATIDAKİ HAYIR KURUMLARI Bilim
ve teknolojide ileri olan ülkelerde Ar-Ge
çalışmaları ile eğitim-öğretim faaliyetlerine destek veren geniş
imkanlı çok sayıda hayır cemiyeti
ve çağdaş vakıf vardır. Dünyanın en ünlü yükseköğretim kurumlarından
olan Harvard ve Rockefeller Üniversiteleri
birer vakıf üniversitesidir. Ar-Ge’ye
en çok para ayıran 200 büyük firmadan 81’i Amerika Birleşik
Devletleri (ABD)’nde , 49’u Japonya’da
l7’si Fransa’da, l3’ü İngiltere’de 11’i de Almanya’da
bulunmaktadır. Sıralamada Türkiye’nin yeri yoktur. ABD’deki hayır
kurumları l992 yılında Ar-Ge için 680 milyon dolar harcayarak ülke çapında
32000 araştırmaya destek vermiştir. İngilteredeki bir vakıf ( Welcome
Trust ) l994 yılında Ar-Ge için
200 milyon sterlin ayırmıştır (4). l993
rakamlarına göre, İngiltere’de yıllık
Ar-Ge harcamaları 762 000 sterlin ile 77 231 000 sterlin arasında değişen
30 büyük vakıf ve yardım derneği bulunmaktaydı. İngiltere’de kanser
araştırmaları için l989 yılında harcanan para l00 milyon sterlin
kadardır. Bunun ancak onda birini hükümet karşılarken onda dokuzunu hayır
dernekleri ve bu amaçla kurulan vakıflar karşılamıştır. İngiliz İlaç
Endüstrisi Cemiyeti’nin üyeleri
l989 yılında tıbbi araştırmalar
için 743 milyon sterlin bağışlamışlardır. Fidia İlaç Firması (İtalya)
’nın Ar-Ge için bir yılda
harcadığı para l3 milyon dolar; Hollanda’da
Solvey Duphar Firmasınınki ise 65 milyon dolardır. İsviçre
kaynaklı Sandoz’un yıllık
araştırma bütçesi (l993 için)
920 milyon doları aşmıştır. İleri
ülkelerdeki vakıfların önemli bir kısmı sadece belli bir hastalıkla
(Lösemi, Parkinson,spastisite,epilepsi v.s. gibi) ilgili araştırmaları
desteklemeyi amaç edinmişlerdir. Yani günümüzde, Batıdaki vakıflar bir çeşit ihtisas
kurumları, veya çok sınırlı
bir alanda faaliyet yapan müesseselerdir. Bunlar, Osmanlı vakıf anlayışının
Batıdaki çağdaş meyveleridir. SONUÇ Bilim
vakıflarımız yetersizdir. Bilim vakıflarımızın verimi
hakkında henüz tatmin edici çalışmalar mevcut değildir. Mesala,
son on yıl içinde Türkiye’deki üniversite vakıflarının bilim
üretimine olan katkıları nedir? Bu
sorunun cevabını bulmak amacıyla detaylı
araştırmalar yapılmalıdır. Hemen her konuyla uğraşıyor görünüp,
gerçekte önemli bir iş yapmayan ve amaçlarını gerçekleştirecek mal varlıkları olmayan sözde vakıflar, toplumun problemlerine
çözüm üretemezler. Ad yapmak, şan - şöhret elde etmek, güç merkezi
oluşturmak, gizli politika yapmak, mevzuattaki bazı engelleri aşmak,
vergi muafiyetinden yararlanmak
gibi amaçlarla kurulmuş olan vakıflar bilim hayatında ve sosyal bünyede
gereken canlanmayı sağlayamazlar. Türkiye’de
bilim ve teknolojinin gelişmesi , bilim pınarlarının kaynayıp taşması
ve birinci sınıf bilim adamlarının çoğalması için çağdaş
vakıflara ihtiyaç vardır. Faaliyet alanları dar ve sınırlı; bütçe,
yönetim ve yapıları yeterli bilim vakıflarına ihtiyaç vardır. Osmanlı
vakıflarındaki hizmet
seviyesini aşacak yeni vakıflara, vakıf araştırma merkezlerine ve vakıf
üniversitelerine ihtiyaç vardır. Bu
ihtiyacı giderme gayretinde olanları tebrik etmek, yerine
getirilmesi gereken milli bir görevdir.
KAYNAKLAR 1.Bahaeddin Yediyıldız, İslamda
Vakıf. Doğuştan Günümüze Büyük İslam Tarihi, Cilt l4, s. l9-68, Çağ Yayınları, İstanbul l993. 2. İbni Haldun, Mukaddime II,
s.442-443, Milli Eğitim Bakanlığı Yayınları, İstanbul l99l. 3. Zaman Gazetesi, 4 Aralık
l995. 4. S.Greene ve ark. , Science research and philanthropy, Nature, 364: 741-744, l993.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Tıp Fakültesi
|