GENÇLİĞİN BİLİM HEDEFİNE KOŞMASI TEŞVİK EDİLMELİ 

 

 

 

            GENÇLİĞİN BİLİM HEDEFİNE KOŞMASI TEŞVİK EDİLMELİ* 

            Bütün dünyada 1985 yılı Gençlik Yılı olarak kabul edilmiştir. Önce gençlik denince, sadece orta ve yükseköğretimdeki gençlerimizi değil, okuma imkânı bulamayan,  köyde - kentte, fabrikalarda, çeşitli işyerlerinde çalışan ve hatta yapacak bir iş bulamayan bütün genç insanları anladığımızı belirtelim.  Gençlik Yılı' nda gençlerimizin problemleri ve bu problemlerin  çözüm yolları dile getirilmektedir. Bu amaçla yazılar yazılmakta, toplantılar yapılmakta ve gençlere spor, sağlık, eğitim ve kardeşlik gibi çok değerli hedefler gösterilmektedir. Bu yazının amacı, belirtilen hedeflere bir önemlisini, bilim hedefini eklemektedir.

            Günümüzde bir ülkenin kendi kaderini kendisinin tayin edebilmesi için çok güçlü, her bakımdan güçlü olması gerekmektedir. Asrımızda bütün maddi güçlerin temelinde bilim ve fen vardır. Bilim ve bilgi üretimi alanındaki gelişme teknolojik kalkınmaya, o da ekonomik, askeri ve hatta kültürel kalkınmaya sebep olur. İşte bu hususu iyice kavramış olan bugünün gelişmiş ülkeleri, iyi yetişmiş bir bilim ordusuna sahip olmayı, en az iç ve dış düşmanlara karşı tetikte bekleyen modern ordulara sahip olma kadar önemli bulmaktadır. Bundan dolayı en üstün yetenekli gençlerine bilimi ve bilimsel araştırmaları hedef olarak göstermektedirler. 

            Bugün bilim hedefi Türk milleti ve Türk gençliği için bir lüks değil, aksine bir varolma gereğidir. Gençliğimizin eğitim - öğretim, yurt - yemek, ders kitapları, sağlık, spor ve sosyal tesisler gibi konularda önemli sıkıntıları ve çözüm bekleyen problemleri olsa bile, bilim hedefi hiçbir zaman unutulmamalıdır.

            1980' li yıllarda yapılan durum tespitine göre, ülkemizdeki her on bin kişiden ancak ikisi bilimsel araştırmalarda görev almaktadır. Bu oran Batı Almanya' da on binde yirmi beş: Amerika Birleşik Devletleri' nde ise on binde otuzdur. Yani bizdekinin on beş katıdır. Ayrıca mevcut bilim adamlarının dünya bilim literatürüne katkıları bakımından bir araştırma yapıldığında, ileri ülkelerde verimin bizdekinden çok daha fazla olduğu görülmektedir. Bunun sonucu olarak Türkiye, dünya bilim literatürüne katkı açısından ancak 41' inci sırayı alabilmektedir. 1981' de yaptığımız bir tarama çalışmasına göre, hayat bilimleriyle ilgili 30 kadar önemli konuda, son on yılda (1970 - 1980) yabancı kaynaklara Türkiye' den 405 çalışma geçmiştir. Aynı dönemde bu miktar İran için 422; Mısır için 2160; Romanya için 2833; Çekoslovakya için 8248; İtalya için 11075 ve Batı Almanya için 30276' dır. 

            Araştırma - geliştirme projelerine ayrılan para desteğine gelinci; bu miktar 1983 yılı Türkiye' sinde gayri safi milli hasılanın % 0.24' ü kadardır.  Bu oran Güney Kore' de % 1.5 ; Fransa' da % 2.5; Japonya' da ise % 2.7 dolayındadır. Japonya' da araştırma - geliştirme projeleri için harcanan miktarın Türk lirası olarak karşılığı 12 trilyona yaklaşmaktadır.

 

 

                  -1-